Entries in genel (38)
Öncelikle bloğa başlık yazamıyorum. Oradaki başlık kutusu kayıp. Diğer bloglarda böyle bir sorun yok halbuki.
Evdeki bilgisayarım Disk Read Error hatası veriyor. Format atmak lazım ama önce yedeklemem şart.
Son günlerde 2 süper film seyrettim. Birisi Blindness, diğeri ise The Curious Case of Benjamin Button. Harika filmler ve ikisi de kendilerine has yazılar hak ediyorlar.
Bir tane de kötü film seyrettim. Çok ümit beslediğim Zack and Miri Make A Porno. Cem Yılmaz Erşan Kuneri filmini çeksin de bu konu ne kadar güzel işleniyor görelim.
İki bomba röportaj kovalıyorum. Ayrıntılarını yakında vereceğim. Yapabilirsem efsane olacak.
Haftasonu Karaoke'deydik. Klub Karaoke. İçki pahalı. Hem de gereksiz pahalı. Çok kalabalıktı bir de. Gerçi içerideki 50 kişiden 25'ini ben toplamıştım oraya.
Karaoke konusunda tartışılmaz:) bir yeteneğim var. Ben en azından notasyonu tutturuyorum.
Bu başlık olayı çok sıkıcı gerçekten. Çözümü bilen var mı?
Var mı derken Var mısın Yok Musun'a başvurdum. Arkadaşlarımdan birisi şu an yarışacağı günü bekliyor. Ben de gaza geldim. Hatta şöyle bir site bile açtım. Hem Varım hem Yokum
Galatasaray-Altay maçındaki canlı anlatımım konusunda ne düşünüyorsunuz? Devam edeyim mi?
I Buy It sitesini adam edene kadar devam edeceğim. Bakalım ne kadar vaktimi alacak?
Blog tasarımı ve I Buy It
Bloğumu çok daha okunabilir kılmak amacındayım. Bir önceki tasarım beni yazamk konusunda hiç teşvik etmediği için ilk hale benzer bir tasarıma döndüm.
Şimdi profesyonel destek arayışındayım. Blogdestek ile inşallah önümüzdeki hafta görüşeceğim.
Bu arada bir tane blog açtım. Tamamen deneysel olan bir blog. Almak istediğim veya satın aldığım şeyleri listeleyip yorumlarımı yazıyorum. Bu siteyi İngilizce açtım ve ciddi bir pazarlama aracı olarak çalışacak mı görmek istiyorum.
Sitenin adı I Buy It ve adresi ibuyit.blogspot.com. Arada bir ziyaret ederseniz çok sevinirim. Bu tip sitelerden para kazanılır mı deneyimlerimi ayrıca yazacağım.
Yeni yılda değişmeyenler
-Taksim'de taciz olayları beni baydı artık. Buna bir çözüm nasıl bulunamaz anlamıyorum. Her insanın istediği zaman istediği yere gitme hakkı vardır. Taciz varsa gitmesinler gibi ifadeler yarın bu işi meşru kılar. Dövüleceğini bile bile içki içmesin'e, taşlanacağını bile bile saçı açık gezmesin'e döner.
-Türkiye'nin kısırdöngüleri. Melih Gökçek'in yeniden Ankara Belediye Başkanlığı'na aday gösterilmesi. Halktan fazladan para almaktan gocunmayan bir adam düşünün, 50 liralık sayacı 300 liraya satan, tek başına tüm belediyelerden daha fazla borca sahip bir belediyeyi yönettiğini iddia eden. Sadaka bizim kültürümüzde vardır diyen bir başbakan. Oy uğruna çevre kirliliğine yol açan belediyeler. Bürokrasinin her yerine sirayet eden bir uyuşukluk. Rüşvet her yerde kol geziyor. Yasalar kişilere göre yorumlanıyor.
-Savaşlar. İsrail-Filistin, ABD-El Kaide, ABD-İran, Rusya ve herhangi bir komşusu, Türkiye-PKK. Hiç bitmeyecek bu kesin.
-Ekonomik kriz. Hep vardı ve bu sene de devam edecek. Krizden çıkış yolları diye bir bölüme başlasam ve ütopik fikirlerimi saçsam etrafa iş yapar mı acaba.
-Trafik kazaları. Türkiye'de her şoför bir kez kaza yapıyor. Bu kazanın hayatınıza sirayet edip etmemesini dikkatli olup olmamanız belirliyor. Önümüzdeki sene de bu devam edecek.
-Şansa yaşamak. Bir bomba patlayabilir, tren raydan çıkabilir, doğazgaz borusu patlayabilir, sele kapılabilirsiniz, yanlış bağlanmış elektrik kablolarının kurbanı olabilirsiniz. Belediye otobüsünün freni patlar, uçak pilotunuz kestirmeden gitmeyi tercih eder, çukura düşersiniz, başka bir inşaat sizin binanızın çökmesine neden olur, Kuran kursu çöker, apartman bir anda yıkılır. En muhtemeli deprem olur.
-Hakem hataları. Hiç değişmeyecek bir gerçek.